Öğretmenevine İçki Yasağı!

Öğretmenevine İçki Yasağı!
Alkollü içki satışı yasağının, Milli Eğitim Bakanlığı'na bağlı öğretmenevlerinde de uygulanmasıgündeme geldi.

Tütün ve Alkol Piyasası Düzenleme Kurulu'nun (TAPDD) üniversitelerin sosyal tesislerindeuygulamaya konduğu alkollü içki satış yasağı, şimdi de kamu kurumlarına ait sosyal tesislere yansıyor. Emniyetin, 'Polis Moral Eğitim Tesisleri' olarak adlandırılan sosyal tesisleri 'eğitim kurumu' statüsüne alındıktan sonra başlatılan alkol yasağının ardından, şimdi de Milli Eğitim Bakanlığı'na bağlı öğretmenevlerinde alkol yasağı geliyor.

VALİLERE YAZI

Milli Eğitim Bakanlığı Destek Hizmetleri Grup Başkanı Fevzi Durgun imzasıyla 2 hafta önce Türkiye genelindeki akşam sanatokullarını da bünyesinde bulunduran bütün öğretmenevlerine ve 81 il valisine, alkol satışının yasaklanması gerektiğini içeren resmi yazı gönderildi. Milli Eğitim Bakanlığı'nın öğretmenevlerinde alkol satışıyla ilgili ne yapması gerektiğini, 25 Nisan 2013 tarihinde Tütün ve Alkol Piyasası Düzenleme Kurumu'na sorduğu belirtilerek, buradan gelen yanıtın da 18 Temmuz 2013 tarihli resmi talimata eklendiği görüldü.

Yazıda, alkol satış yasağının olması gerektiği belirtilerek, "Öğretmenevlerinin asli fonksiyonlarının eğitim çalışanlarının konaklama ihtiyacını karşılamak olduğu, ayrıca yeme-içme, spor, eğlence ve eğitim ihtiyaçları için yardımcı ve tamamlayıcı birimleri de bünyesinde barındıran kurumlar olarak tanımlanmıştır. Yasaya göre; öğretmenevleri de her türlü eğitim-öğretim kurumları olarak tanımlanan madde kapsamındadır" denildi.

YASA ANLATILDI


Yasa ve yönetmelikleri uzun uzun anlattığı görülen Tütün ve Alkol Piyasası Düzenleme Kurumu Başkanı Suat Evcimen'in öğretmenevi ve akşam sanat okullarının eğitim ve öğretim yönleri ile eğitim ve öğretim konumları olup-olmadığının tarafınızca değerlendirilmesi ve ve önceden alkollü satış belgesi almış olanların kurumumuze bildirilmesi uygundur" dedi.

Milli Eğitim Bakanlığı da bu yazışmayı tüm teşkilatıyla paylaştı.

Tank Demokrasisi!

Tank Demokrasisi!

ABD Dışişleri Bakanı Kerry'nin Mısır'da darbeci yönetime tam destek vermesi tepki çekti. Müslüman Kardeşler, Kerry'nin 'Ordu demokrasiyi tesis etti' sözlerine öfkeli: Obama devrilse aynısını mı söyleyecekti?
Mısır’da ilk seçilmiş cumhurbaşkanı Muhammed Mursi’ye yönelik askeri müdahaleye ‘darbe’ diyemeyen ABD, dün bunun yerine ‘demokrasi’ diyerek dünyayı şaşırttı. ABD Dışişleri Bakanı John Kerry, Mısır ordusunun darbe yaparken “demokrasiyi yeniden tesis etmekte olduğunu” savundu. 

Pakistan'ın Geo News kanalına konuşan Kerry, darbe öncesi düzenlenen muhalif gösterileri kast ederek şöyle dedi: "Kaos ve şiddete sürüklenmekten korkan milyonlar ordudan müdahale etmesini istiyordu. Ve şu ana kadarki düşüncemize göre, ordu yönetime el koymadı.” Kerry, ordunun atadığı geçici Cumhurbaşkanı Adli Mansur’un hükümetini de, “sivil” diye niteledi. 

Bu sözler, Mursi’nin mensubu olduğu Müslüman Kardeşler örgütünün sert tepkisini çekti. Örgüt sözcüsü Cihad Haddad, ABD’nin “işbirlikçilik yaptığını” söyleyerek “Hüsnü Mübarek diktatörlüğünü de desteklemişlerdi” dedi. 

'KONGRE LAĞVEDİLSE SUSAR MI?'

Haddad tepkisini şu sorularla dile getirdi: “Ordunun görevi demokrasiyi yeniden tesis etmek midir? Kerry, Barack Obama’ya karşıgösteriler düzenlense, Savunma Bakanı Chuck Hagel’ın başkanı görevden almasını kabul mü edecek? Amerikan ordusu anayasayı askıya alıp Kongre’yi mi lağvedecek? Sadece kendilerinin seçtiği bir başkan mı atayacak?” Sözcü, “Bu söylem endişe verici. Amerikan halkı, tiranlığıdestekleyerek kendi değerlerini hiçe sayan bu yönetime tepki göstermeli” dedi. 

Amerikan yönetiminin ‘darbe’ diyememesinin önündeki en büyük engel, Mısır’a yıllık 1.3 milyar dolarlıkaskeri yardım. Kongre, darbe olan ülkelere yardımı yasaklıyor. Ancak Kerry’nin sözleri, ordunun yaptığı katliamları eleştiren Washington’ın, ‘orta yol’ politikasından vazgeçip darbeye açık destek vermesi olarak yorumlandı. 

BOZDAĞ: İNANALIM MI GÜLELİM Mİ? 


Başbakan Yardımcısı Bekir Bozdağ, Kerry’nin Mısır’a ilişkin açıklamasına, “Buna inanır mısınız, yoksa güler misiniz?” diye tepki gösterdi. Bozdağ, “ABD ve AB ülkelerinde de demokrasiyi ordu mu inşa etti? Darbe, demokrasiyi inşa etmez; katleder, yok eder. Tıpkı Mısır’daki gibi” dedi. 

Bozdağ Twitter’dan yaptığı açıklamada, “Türkiye’nin yardımlarından rahatsız olanlar olabilir ama biz rahatsızlık vermeye devam edeceğiz” dedi.

DHKP-C'nin Bottaki Bombacısı Beyoğlu Esnafı

DHKP-C'nin Bottaki Bombacısı Beyoğlu Esnafı
Yunanistan'ın Sakız Adası açıklarındaki botta yakalanan iki DHKP-C'liden Adalet Bakanlığı ve AK Parti Genel Merkezi'ne saldırı olaylarına karışan Mehmet Yayla'nın yakalanması için emniyet birimlerine fotoğraflarının dağıtıldığı ve her yerde arandığı ortaya çıktı.

Ankara’da geçen mart ayında Adalet Bakanlığı’na bombalı, Ak Parti Genel Merkez Binası’na ise lav silahı ile saldırı düzenlendi. Polisin yaptığı araştırmada bombalı saldırıları gerçekleştirdikleri gerekçesiyle DHKP-C’li Hasan Biber ve Mehmet Yayla’nın aranmasına başlanmıştı.

Biber ve Yayla’nın fotoğrafları tüm güvenlik birimlerine dağıtılıp aranmalarına devam edilirken 2 örgüt üyesi Ege Denizi, Sakız Adası açıklarında bomba yüklü bir botta yakalandı. Botta 2 lav silahı, 2 anti tank mayını, 4 el bombası, 2 zaman ayarlı bomba, 2 tabanca ve 190 mermi bulundu.

Yunan polisi, Atina’da 11; Selanik’te 3 kişinin gözaltına alındığını ve bunlardan 5’i Türk, 3’ü Yunan 8 kişinin tutuklandığını açıklandı. Yunan polisi tutuklanan kişilerin “silah ve harp malzemesi taşıma (tanksavar, tabanca, mermi el bombası) ve patlayıcı madde taşıma ve bomba mekanizmaları kurma” gibi ağır suç ve terör eylemlerine teşebbüs suçlarıyla Sakız Adası savcılığına sevk edildiklerini bildirmişti.

Olayla ilgili Yunanistan’da soruşturma sürerken, Mehmet Yayla’nın, Emniyet tarafından arananlar listesinde fotoğrafının tüm birimlere dağıtıldığı ortaya çıktı.

Emniyet'in birimlerine dağıtılan fotoğrafta  Mehmet Yayla’nın kimlik numarasının yanında 1.75-1.80 boyunda, 70-75 kilo ağırlığında olduğu belirtildi.. Yayla’nın 1980 Çorum doğumlu olduğu da not düşüldü.

YAYLA KARDEŞLER
Mehmet Yayla'nın ağabeyi, ABD Dışişleri Bakanlığı'nın terörist listesine aldığı Bulut Yayla, "ABD Büyükelçiliği'ne yönelik saldırıyı organize etme" suçlamasıyla Yunanistan'dan Türkiye'ye gelirken yakalandı. Kardeşi Şafak Yayla ise DHKPC'ye yönelik operasyonda yakalanıp tutuklandı.

BEYOĞLU'NDA İŞYERİ VAR

Mehmet Yayla'nın Beyoğlu'ndaki Terzi Han'da bir işyerinin bulunduğu ve 2010 yılında işyerinin Maliye'ye 7 bin lira vergi borcu olduğu görülüyor.

DURAK FM

DURAK FM
Gölgeniz Boyunuzu Geçiyorsa;Bundan Kime Ne? Durak FM Yalnız Anlarınıza Ortak Olmak İstiyor. Kaybedenlerin,Yanlızların,Aşıkların... Herkesin Radyosu... HOŞ GELDİN SAYIN DİNLEYİCİ DURAK FM      Tıklayınız...